Kestaneli bulgur pilavı, Osmanlı mutfağının zengin ve çeşitli tariflerinden biridir. Osmanlı mutfağı, lezzetli ve çeşitli yemeklerin keşfedildiği ve kaydedildiği adeta bir lezzet fabrikası gibidir. Kestane, sadece çerez olarak değil, aynı zamanda tatlı ve tuzlu yemeklerde de sıkça kullanılmıştır. Besin değeri açısından oldukça zengin olan kestane, düşük yağ oranına rağmen omega-3 ve omega-6 yağ asitleri bakımından zengindir. Diyetisyenler tarafından kolesterolü dengeleme açısından tavsiye edilmektedir.

Osmanlı mutfağında pirinçten daha çok bulgur kullanılırdı. Pilav dışında çorbalarda, dolma içlerinde ve köftelerde de bulgur sıkça tercih edilirdi.

15. yüzyılda, Osmanlı sarayının mutfağında kestaneli bulgur pilavının yapıldığını belgeleyen 1473 yılına ait mutfak harcamaları listelerinde kestaneli bulgur pilavı malzemelerine rastlanmaktadır. Bu belgelerde kestane şu şekilde belirtilmiştir: "baha-i kestane, be-cihet-i dane-i bulgur-ı hassa." Kızarmış tavuk veya dana eti ile servis edilen bu lezzetli pilavın tarifi şu şekildedir:

Kestaneli bulgur pilavı, isminin ihtişamına oranla yapılışı oldukça basit bir pilavdır. İlk olarak kestaneler çizilir ve tuzlu suda haşlanır. Haşlanan kestanelerin iç ve dış kabukları ayıklanarak ikiye bölünür. Yemeklik doğranan soğanlar, 2 çorba kaşığı tereyağında kavrulur. Başka bir tencerede et suyu, kalan tereyağı ve arzuya bağlı baharatlar bir taşım kaynatılır. Bulgur ve kestaneler kaynamış suya katılır. Orta ateşte yaklaşık 10 dakika pişirilir. Pişirilen pilav, servis edilmeden önce bir miktar demlenmeye bırakılır. Hazır hale gelen pilav servis tabağına alınır ve dereotu ile süslenir.

Afiyet olsun.